Vardır hepimizin sevmediği, ne kadar şans tanısa da asla barışamadığı birtakım yiyecekler. Karnabahar kokusuna dayanamayan, patlıcanı ağzına süremeyen, ıspanağın adını duyunca tüyleri ürperen, domatesi bile sevmeyenler, sevmeyenlerimiz var. Bazılarımız bol çikolatalı tatlı yemeden edemez, bazılarımız da sütlü tatlıdan başkası ağır gelir der yiyemez. Çocukken gözlerimiz parlar gofreti, cipsi görünce ama belli bir yaşı geçtik mi jelibona burun kıvırırız, bu da yenmez ki şimdi der gibi bakarız.
Peki siz hiç çocuk, genç, yaşlı farketmeksizin ‘’Kurabiye mi asla yemem!’’ diyen birini tanıyor musunuz veya hiç şahit oldunuz mu? Sanmam. Kimi çikolata parçacıklıdan vazgeçmez, kimi de portakallı anne kurabiyesinden başkasını ağzına sürmez, ama herkes illa kurabiye sever, iştahla yer. Yediden yetmişe hepimizin gönlünü bu denli çalan bir yiyecek daha sayamam sanırım.
Çok basit aslında değil mi? Şeker, yağ ve ununuz olsun sonrası sizin yaratıcılığınıza bakıyor. Farklı malzemelerle bambaşka kurabiye çeşitleri elde edebilirsiniz. Belki de bu yüzden kendini bu denli sevdirmiştir hepimize. E madem bu kadar fazla çeşidini elde edebiliyoruz, dünyanın farklı yerlerindeki kurabiye çeşitlerine bir göz atalım derim.
Mbatata
‘Sweet potato cookies’ olarak da geçen ve Malawi’ye özgü mbatata ilebaşlayalım. Mini mini kekleri andırıyorlar adeta çünkü diğerlerine göre biraz daha yumuşak bir yapıları oluyor. Bu yapı tatlı patates kullanarak elde ediliyor. Patateslerin haşlanma süresi ve yeterince ezilmeleri, kurabiyelerin yumuşaklığını belirliyor. Tereyağı, un ve şekere ek olarak süt ve tarçın da kullanılıyor. Bazı tariflerde kuru üzüm de eklenebiliyor.
Şimdi kurabiye dediğimizde aklımızda canlanan versiyondan biraz uzaklaşalım.
Yakgwa
Buğday unu, zencefil, susam yağı, pirinç şurubu ve balı da işin içine katıyoruz, sonra da kızartıyoruz! Kore’ye özgü bu tarif hem malzeme içeriği hem de hazırlanışı bakımından diğerlerine göre biraz zahmetli gelebilir, ben bir kere denedim, başarılı olamayınca bir daha da elimi sürmedim. Doğru düzgün yapıldığında güzel sonuçlar vereceğini düşündüğüm tarifi de denemek isteyen olursa diye buraya bırakıyorum.
Biraz da yoğun yapılı bi kurabiye bakalım.
Shortbread
İskoçya’ya özgü bu kurabiye çeşidinde sadece temel malzemelerimiz olan şeker, un ve yağ kullanılıyor. Birim oranları sırayla 1:3:2 şeklinde. Eritilen tereyağı diğer malzemelerle buluşuyor, dikdörtgene yakın bir şekil veriliyor ve üzerinde minik delikler açılıyor, sonra doğru fırına.
Polvorones
‘Mexican wedding cookies’ olarak da geçiyor. Shortbreade yakın bir yapısı var. Farklı olarak pudra şekeri ve tarçın rol alıyor, tereyağının oranı azalıyor. Üzerine de yine bol bol pudra şekeri serpiliyor. ‘Polvo’ da zaten pudra, toz anlamlarına geliyormuş.
Şimdi de ince, çıtır çıtır bir tarif bakalım.
Speculaas
Hollanda’ya ait bu kurabiye çeşidinde ek olarak süt ve muskat, anason, zencefil, kakule gibi çeşitli baharatlar kullanılıyor. Kurabiye hamuru hazırlandıktan sonra baharatların iyice yerleşmesi için birkaç saat bekletiliyor. Oklava yardımı ile ince bir şekilde açıldıktan sonra çeşitli kurabiye kalıplarıyla şekiller veriliyor.
Bu sefer de un değişikliğine gidiyoruz.
Naan Berenji
İran’a özgü bir kurabiye. Çevirdiğimizde tam olarak pirinç ekmeği anlamına geliyor. Pirinç unu baş rolü alıyor haliyle. Kakule, yumurta sarısı ve bitkisel yağ da eşlik ediyor. Bazı tariflerde gül suyu da kullanabiliyor. Üzerine de haşhaş serpilerek süsleniyor.
Ve daha niceleri… İstediğiniz malzemeleri doğru oranlarda karıştırıp doğru teknikleri uyguladığınız zaman harikalar yaratabilirsiniz. İsteyen hazır alsın, isteyen kendi yapsın ama bu kadar konuştuysak bir kurabiye yemeyi hak ettik değil mi?